“YAYA”LARA
SAYGI…
Adnan Menderes caddesinden, yukarı doğru, yaya olarak
çıkıyordum. Tam Taşhan’ın karşısındaki kavşağın biraz üst kısmında, yaşlıca bir
hanımefendi de karşıya geçiyordu. Orta refüje bir veya iki adım kalmıştı ki;
aşağıdan bir araç korna basarak hızlıca, kadıncağızın üstüne geldi. Kadıncağız kendini
güçlükle orta refüje attı. Araç sürücüsü korna basmaya kesintisiz devam ederek
yoluna devam etti, gitti. Korna yerine hafif firene dokunsa, hem o yaşlıca
hanımefendi paniklemeyecek, ve hem de trajik bir kaza yaşanmasına ramak
kalmayacaktı.
Berlin’de yaya olarak şehir turu yapıyorduk, turist
kafilemizle birlikte. Bizim heyetimiz her yerde olduğu gibi, bir kısmımız
kaldırımda, bir kısmımız da cadde kenarında yürüyordu. Bir yerde karşıdan karşıya
geçmemiz gerekti. Yaya kaldırımı olmayan bir yerden karşıya geçecektik. Öndeki
arkadaşların bir iki tanesi kaldırımdan inip kenarda araçların geçmesini
bekliyordu. Araç geçtikten sonra karşıya geçeceğiz. Haydii, bizimkileri caddenin
üzerinde gören araç önce yavaşlıyor, sonra duruyordu. Biz araçlara söylenmeye
başladık. ”Yav kardeşim, gitsenize, karşıya geçeceğiz. Ne durup bekliyorsunuz”.
Neyse uzatmayayım, mevzuyu öğrendik ki, “Avrupa ve ABD de YAYA caddeye inince,
araçlar geçiş önceliğini onlara veriyor”. Bir sürü araç durdu, bizim kafilenin karşıya
geçişini bekledi ve sonra yollarına devam ettiler.
Böyle bir şey bizde neden olmasın?. Neden biz de yayalara
geçiş üstünlüğünü vermeyelim?. Sanırım AB uyum yasalarında var. Yasal olarak
bizde de var. Fakat uygulama yok. Bunu ilk başlatan biz olamaz mıyız?. Erzurum
olarak böyle bir farkındalık oluşturamaz mıyız?. Bu şehrin motorlu araç kullanan sakinleri olarak
bizler, YAYALARA SAYGI göstermeyi, bütün Türkiye’ye ispat edemez miyiz?.
Motorlu Araç kullanan bizler, biz şoförler, biz driver(!)ler.
Araç kullanırken diğer araçlara saygımız yok, onu biliyorum. “Ben otomobilde
iken, başkalarının haddine mi düşmüş, benimle boy ölçüşmesi. Bütün yollar
benim. Bütün kırmızı ışıklar başkalarına yanar. Trafik lambalarının tamamı
benim için yeşildir. Ben, şoför isem yolda kimseyi, rakibim olarak görmem. Tek
rakibim THY dır”. Bütün bunlara eyvallah.
LAKİN, iş yayalara gelince galiba biraz insaflı ve merhametli
olmamız gerekmez mi, sizce?. Yayalara karşı daha höşgörülü davranmak lazım,
bence. Yayalara karşı daha dikkatli olmak, bize yakışan en asil hareketlerden biridir,
hiç kuşkusuz. Hep kendimize şu soruyu sormalıyız, Yaya yaptığı hatayı canı
ile mi, ödemeli?. Sonuçta hepimiz YAYAYIZ. Yayaları caddede gördüğümüz
zaman ayağımız hemen frene gitmeli. Kornaya dokunmadan önce freni
kullanmalıyız.
O halde, gelin hep birlikte “YAYALARA SAYGI” çerçevesinde,
caddelerde gördüğümüz yayalara daha merhametli davranalım. Ve bunu Toplumsal
Refleks haline getirelim.